Ne yazacağımı , nasıl kaleme alacağımı bilemediğim bir konu – KAYIP ÇOCUKLAR – konusu. Düşündükçe Cahit Zarifoğlu’nun dediği gibi “Ben bu çağdan nefret ettim , etimle kemiğimle nefret ettim” cümleleri dökülüyor yüreğimden. Her gün yeni bir vahşet, tekrar eden bir kabus gibi bu konu .           Deccal çağı dememde ki maksat yaşananlara uygun başka bir cümle bulamamamdan kaynaklanıyor . Sadece Türkiye’nin değil , bütün dünya’nın gündeminin çocuklar olması lazım. Bunca olanlara bu kadar tepkisizlik normal olmamakla birlikte , kapitalist sistemin çarklarında ezilen insanlık artık ölmüştür .     Gündeme son düşen olaylarda çocuklar üzerinden yapılan büyük bir ticaret var ve bu ticaret artık o kadar aleni ve ortada ki yetkililer tarafından bilinmediğini düşünemiyorum. Fuhuş , organ ticareti , epstein adası olayları, sinegog altı tüneller bebek pusetleri kanlı yataklar bu kadar çok veri varken ve bunca çocuk kayıpken bizler bile konuları bilirken araştırılmaması,dünyanın ayağa kalkmaması anlaşılır gibi değil.       Alanya da sahilde 10 yaşlarında belden yukarısı olmayan bir kız çocuğu cesedi haberini okuduk kanımız donarak . Deprem sonrası iddialar çok vahim canlı olduklarını bildikleri , bizzat hastaneye kendilerinin götürdüklerini söyledikleri aile bireylerini 81 ilde bulamadıklarını haykırıyor insanlar . Depremde kaybolan çocukların kaybının araştırılması önergesinin TBMM Genel kurulunda RED edildiği haberini okudum . Ayrıca Anayasa hukuk düzeninde kaybı bilinen bir kişinin nüfustan düşürülmesi için 5 yıl gerekirken 1 yılda kayıp çocuklar nasıl ölü sayılabiliyor. Bu kadar ayyuka çıkan ve çok çok çok ciddi olan bu konuda yetkililerin sessiz kalması korkunç geliyor bana. İncirlik hava üssünden çocukların kaçırıldığı haberleri yapıldı ama gelin görün ki bunca habere rağmen bunların araştırılmasının reddi verilmiş .        Peki nerede Bu çocuklar ?                Görüldüğü gibi artık kendilerini gizleme gereği bile duymuyorlar. Bu deccaller “kan” istiyorlar . Taze kan istiyorlar içmek için maksat yaşlanmamak . Bu deccaller çocuklarımızı istiyorlar, kanları için,organları için ,pis emelleri için . Bu süreçte bildiğimiz her şeyi unutmalı çocuklarımıza sımsıkı sarılmalıyız . Sevgiyi ilgiyi anlayışı korumayı kuşanmalıyız . Her şeyden önce ilim almalıyız kuran , psikoloji , tarih .. Bu deccalleri iyi tanımalıyız ki kimlerle savaştığımızın farkına varalım .  Epstein adası ile insanlığı sorgulamamız gerektiğini, medeni dediğimiz bu çağda bunların nasıl olduğunu düşünmeliyiz ? Başka kaygılara bizi düşürüp sinsice geleceğimizi elimizden alıyorlar , çocuklarımızı çalıyorlar .        Müslüman ülkelere, dünyanın bir ucundan gelip Demokrasi getireceğiz diyerek üzerlerine bomba yağdıran , fosfor bombaları ile öldüren, çocuk haklarından dem vurup,  epstein adası,  Adrenochrome , çocuk istismarı gibi insanlık dışı işlerde tavan yapmış olanlar bize Medeniyet dersi vermeye kalkıyor .         Maalesef tüm dünya da yetkililer sus pus insanlık sus pus . Özellikle Gazze’de Doğu Türkistan’da tüm dünya’da  yaşananlara karşı elinde güç ve yetki olanların tek yaptığı susmak ve olayları kapatmaya çalışmak. Bu konular gündeme geldikçe , suni gündemler oluşturuluor ve gündem değişiyor .  Saflar ayrılıyor ve hiç iyi günlere doğru evrilmiyoruz . Bizler insan olarak Müslüman olarak kendi safımızı belli etmek zorundayız . Bu olaylar karşısında aklımda olan bir ayet var dı ;   “Onlar İş başına geçti mi yeryüzünde bozgunculuk çıkarmak, ekini ve nesli helak etmek için koşar. Allah ise bozgunculuğu sevmez.” Bakara 205       Bu ayeti düşünüp durdum çağımızı anlayabilmek adına çok önemli bir mesaj içeriyor bu ayet. İş başına geçtiler mi Ekini , tabiatı, toprağı tahrip etmek gdo lu gıdalar , gökyüzünde chemtrail spreyleme ,yediğimiz içtiğimiz ,soluduğumuz havaya bile müdahale eden kim ? Kimler ? Neden ? Bunlarla birlikte aşılar , sahte salgın hastalık haberleri , çip , cinsiyetsizlik projesi , müzik medya aracılığı ile genç dimağlara empoze edilen şeytani fikirler . Bunun sonucunda helak edilen bir nesil. Peki bizler bu Deccallere karşı ne yapıyoruz ? Hiç bir şey … Koskoca bir hiç .. Konuşmuyoruz araştırmıyoruz okumuyoruz.             Deccalliğin zirve yaptığı bu çağda çocuklarımızı kendimizi bu firavunların sihirlerinden (tv,sosyal medya, eğitim ) koruyamıyoruz . Bireysel olarak yapabileceğimiz bir şeyler olsada bu bizi güçlü kılmaz . Müslümanlar olarak insanları bilinçlendirmeli kendimizde ALLAH cc ın ipine sımsıkı sarılmalıyız . Peygamber efendimizin bize öğrettiği gibib insan modeli olmaya çalışmalı ve Peygamber efendimizin gösterdiği yolda Peygamberi metodu öğrenmeli uygulamalıyız .  Diğer yazılarımda da belirttiğim gibi ;    * MEDENİYET İSLAMDIR .     *Bu zehirli Deccal çağının panzehiri TEVHİD dir .       *Tevhidi iyi anlamaktır .  Sadece Bakara 205. Ayet bile sağlıklı düşünüldüğünde bu çağı okumamıza yetiyor .  Selam ve Dua ile ..  #sakineninkalemi