Ali PALA
Köşe Yazarı
Ali PALA
 

YAKUP PEYGAMBERİN OĞULLARI KENDİ KARDEŞLERİNİ KUYUYA ATMADILAR MI?

İsrailoğulları bu soydan gelmiyor mu kendi kardeşlerini kuyuya atanlar Gazze’ye soykırım yapmazlar mı? M.Ö 10.YY’dan M.Ö 586 Babil sürgünü arasında İsrail genelinde çok tanrıcılık inancı hâkimdi. İsrailoğulları arasında Yahve’ye tapma ancak sürgünden sonra kurumsallaşmış ve monoteizm inancı başlamıştır. İncil’den bazı bilgilere göre, bir zamanlar Aşeray’a İsrailoğullarının tanrısı Yahve’nin karısı olarak tapınıldığına inanılır. İlk denemelerde Yahudi tarihi bereketli hilal olarak adlandırılan Nil, Dicle ve Fırat Nehirleri arasında uzanan topraklara yerleşen insanlar devamında Mısır ve Babil’de ki kadim medeniyet merkezleri, Arabistan çölleri ve Anadolu’nun dağları ile çevrili olan Kenan ülkesi daha sonra sırasıyla Filistin, Levant ve nihayette İsrail adını almıştır. İsrail diyarına yerleşmiş olanların kadim İsrailoğullarının soyundan geldiğine inanılır.  Aslında İsrailoğullarının ortak soyu Hud’un kanından olan İbraniler, İshak ve Yakup üzerinden ataları olan İbrahim’e kadar izlenirlerdi. İsrail inancına göre Yakup’un 12 oğlundan birinin ismi de Yahuda’dır. Yahuda’nın torunlarına inananların soyları genellikle II.Ramses olduğu ve Mısır tarafından köle edinildiği, devamında Musa peygamber önderliğinde Mısır’dan Kenan’a göç ettikleri söylenir ve Mısır’dan çıkış bu olay ile bağdaştırılır. İsrailoğulları’ndan her birinin Yakup’un oğullarının ismini alarak 12 kabileye bölündüğüne inanılır. İsrailoğulları 41 yıl çölde dolaştıktan sonra Kenan ülkesine varmışlar daha sonra Yeşu’nun yönetiminde ele geçirdikleri toprakların bu 12 Kabile tarafından kendi aralarında paylaştığı söylenir. Tüm araştırmalar Saul’un hâkimiyetinde bir İsrail monarşisi kurulduğu bunun da Kral Davut ve Süleyman’ın hâkimiyetinde devam ettiği bilinir. Kral Davut Kudüs’ü fethederek kendisine başkent yapmıştır. Süleyman’ın hükümdarlığından sonra ülke 10 kabileden oluşan İsrail olmakla birlikte, kuzeyda Yehuda ve Benyamin, güneyde belli başlı kabilelerden oluşan Yahudalar olmak üzere ikiye ayrılmıştır.  İsraillilerin kendi ataları olan Yakup’un oğulları kendi kardeşleri Yusuf’u kuyuya atmadılar mı? İsrailoğulları soyunda acıma duygusunun olmadığı, kardeşleri tarafından kuyuya atılan Yusuf’u göz göre göre ölüme terk etmelerinden anlaşılmıyor mu?  Fakat sonrasında ne oldu? Yakup peygamberin Yusuf’u kuyuya atan oğullarının nasıl ki planları tutmadı ve Yusuf’un önünde secde ettiler, İsrailoğulları ve piramidin tepesinin de planları tutmayacak ve dünyanın önünde muhakkak ki eğileceklerdir. İşte piramidin tepesi de İsraillilerinin acıma duyguları olmadığını bildikleri için bütün dünyayı tek devlet altında toplayıp yönetimini İsrailoğullarına vermek istiyorlar. Dünyanın nüfusunun 500 milyon ile 1 milyar arasına inmesi planları ancak acımasız İsrailoğulları ile gerçekleşebilir. Bugüne kadar İsrailoğulları ile her türlü oyunları denediler fakat başarılı olamadılar. Son olarak en büyük plan olan iki projeyi devreye soktular. Bu projenin birinci ayağı Ortadoğu’da Irak ve Suriye’nin kuzeyinde bir Kürt devleti kurdurup bu Kürt devletine Ortadoğu’da ki ülkeleri parçalatarak Ortadoğu’yu ele geçirme ayağıydı. Fakat bu planı Türkiye bozuyordu. Kurulmak istenen bu Kürt devleti için 40 bin tır ve 4 bin uçak silah yardımı niçin yapıldı? Bu PKK’lı terör örgütlerinin eğitimleri de ABD tarafından verilmedi mi? Ancak PKK’lı terörsitlere ABD’li komutanlar tarafından eğitim verilmesine rağmen başarılı olamayacağını anlayan ABD ve Piramidin tepesi, en tehlikeli kozu olan karbon ayak izi planını devreye sokmaya karar verdiler. Bu plan için de pilot ülkeler seçtiler. Bu pilot ülkelerden birisi de Türkiye’dir, çünkü hayata geçirilmek istenen Ortadoğu planı için en büyük engel daima Türkiye olmuştur. Karbon ayak izi planı iklim değişikliği adı altında meclise getirilecek ve yasa olarak meclisten geçirilmeye çalışılacaktır. Eğer iklim değişikliği planı çok iyi incelenmeden yasalaşırsa neler mi olacak? Kanunlaşan karbon ayak izi ülkelerinde artık halk kendi kendini yönetemeyecek çünkü piramidin tepesi beynimize resmen girecek. Bu sistem ile beynimizi artık biz yönetemeyeceğiz ve sentetik gıdalar ile suni embriyo dölleri yapılandırılacak, küçük ve büyükbaş hayvanlar yok olacak, insanlar yapay et ve böcekler almak zorunda kalacak. Tüm mal varlığımız bizim olmayacak ve bugün yapabildiğimiz gibi ilden ile seyahat yapamayacağız. Hayatımız kredili sosyal hayat sistemine geçecek ve eğer kredin yoksa sende bir hiçsin denilecek, ekmek dahi alınamayacak. Karbon ayak izi eğer hayatımıza girerse piramidin tepesinin kuklası olacağız ve tepedekilerin her talimatını yerine getirmek zorunda kalacağız. İşte o zaman dünya nüfusu 500 milyon ila 1 milyar arasına inecek ve piramidin tepesindekiler artık bütün isteklerini başarmış olacaklardır. O yüzden bugün, yarın veya daha sonra karbon ayak izini ilgilendiren iklim değişikliği yüce meclisimize gelirse yüce meclisimiz bu teklifi kabul etmeyecek ve planladıkları ince oyunlarını bozacaktır ve bu hain düzene fırsat vermeyecektir.
Ekleme Tarihi: 04 Ocak 2024 - Perşembe
Ali PALA

YAKUP PEYGAMBERİN OĞULLARI KENDİ KARDEŞLERİNİ KUYUYA ATMADILAR MI?

İsrailoğulları bu soydan gelmiyor mu kendi kardeşlerini kuyuya atanlar Gazze’ye soykırım yapmazlar mı? M.Ö 10.YY’dan M.Ö 586 Babil sürgünü arasında İsrail genelinde çok tanrıcılık inancı hâkimdi. İsrailoğulları arasında Yahve’ye tapma ancak sürgünden sonra kurumsallaşmış ve monoteizm inancı başlamıştır. İncil’den bazı bilgilere göre, bir zamanlar Aşeray’a İsrailoğullarının tanrısı Yahve’nin karısı olarak tapınıldığına inanılır. İlk denemelerde Yahudi tarihi bereketli hilal olarak adlandırılan Nil, Dicle ve Fırat Nehirleri arasında uzanan topraklara yerleşen insanlar devamında Mısır ve Babil’de ki kadim medeniyet merkezleri, Arabistan çölleri ve Anadolu’nun dağları ile çevrili olan Kenan ülkesi daha sonra sırasıyla Filistin, Levant ve nihayette İsrail adını almıştır. İsrail diyarına yerleşmiş olanların kadim İsrailoğullarının soyundan geldiğine inanılır. 

Aslında İsrailoğullarının ortak soyu Hud’un kanından olan İbraniler, İshak ve Yakup üzerinden ataları olan İbrahim’e kadar izlenirlerdi. İsrail inancına göre Yakup’un 12 oğlundan birinin ismi de Yahuda’dır. Yahuda’nın torunlarına inananların soyları genellikle II.Ramses olduğu ve Mısır tarafından köle edinildiği, devamında Musa peygamber önderliğinde Mısır’dan Kenan’a göç ettikleri söylenir ve Mısır’dan çıkış bu olay ile bağdaştırılır. İsrailoğulları’ndan her birinin Yakup’un oğullarının ismini alarak 12 kabileye bölündüğüne inanılır. İsrailoğulları 41 yıl çölde dolaştıktan sonra Kenan ülkesine varmışlar daha sonra Yeşu’nun yönetiminde ele geçirdikleri toprakların bu 12 Kabile tarafından kendi aralarında paylaştığı söylenir. Tüm araştırmalar Saul’un hâkimiyetinde bir İsrail monarşisi kurulduğu bunun da Kral Davut ve Süleyman’ın hâkimiyetinde devam ettiği bilinir. Kral Davut Kudüs’ü fethederek kendisine başkent yapmıştır. Süleyman’ın hükümdarlığından sonra ülke 10 kabileden oluşan İsrail olmakla birlikte, kuzeyda Yehuda ve Benyamin, güneyde belli başlı kabilelerden oluşan Yahudalar olmak üzere ikiye ayrılmıştır. 

İsraillilerin kendi ataları olan Yakup’un oğulları kendi kardeşleri Yusuf’u kuyuya atmadılar mı? İsrailoğulları soyunda acıma duygusunun olmadığı, kardeşleri tarafından kuyuya atılan Yusuf’u göz göre göre ölüme terk etmelerinden anlaşılmıyor mu?  Fakat sonrasında ne oldu? Yakup peygamberin Yusuf’u kuyuya atan oğullarının nasıl ki planları tutmadı ve Yusuf’un önünde secde ettiler, İsrailoğulları ve piramidin tepesinin de planları tutmayacak ve dünyanın önünde muhakkak ki eğileceklerdir. İşte piramidin tepesi de İsraillilerinin acıma duyguları olmadığını bildikleri için bütün dünyayı tek devlet altında toplayıp yönetimini İsrailoğullarına vermek istiyorlar. Dünyanın nüfusunun 500 milyon ile 1 milyar arasına inmesi planları ancak acımasız İsrailoğulları ile gerçekleşebilir. Bugüne kadar İsrailoğulları ile her türlü oyunları denediler fakat başarılı olamadılar. Son olarak en büyük plan olan iki projeyi devreye soktular. Bu projenin birinci ayağı Ortadoğu’da Irak ve Suriye’nin kuzeyinde bir Kürt devleti kurdurup bu Kürt devletine Ortadoğu’da ki ülkeleri parçalatarak Ortadoğu’yu ele geçirme ayağıydı. Fakat bu planı Türkiye bozuyordu. Kurulmak istenen bu Kürt devleti için 40 bin tır ve 4 bin uçak silah yardımı niçin yapıldı? Bu PKK’lı terör örgütlerinin eğitimleri de ABD tarafından verilmedi mi? Ancak PKK’lı terörsitlere ABD’li komutanlar tarafından eğitim verilmesine rağmen başarılı olamayacağını anlayan ABD ve Piramidin tepesi, en tehlikeli kozu olan karbon ayak izi planını devreye sokmaya karar verdiler. Bu plan için de pilot ülkeler seçtiler. Bu pilot ülkelerden birisi de Türkiye’dir, çünkü hayata geçirilmek istenen Ortadoğu planı için en büyük engel daima Türkiye olmuştur. Karbon ayak izi planı iklim değişikliği adı altında meclise getirilecek ve yasa olarak meclisten geçirilmeye çalışılacaktır. Eğer iklim değişikliği planı çok iyi incelenmeden yasalaşırsa neler mi olacak? Kanunlaşan karbon ayak izi ülkelerinde artık halk kendi kendini yönetemeyecek çünkü piramidin tepesi beynimize resmen girecek.

Bu sistem ile beynimizi artık biz yönetemeyeceğiz ve sentetik gıdalar ile suni embriyo dölleri yapılandırılacak, küçük ve büyükbaş hayvanlar yok olacak, insanlar yapay et ve böcekler almak zorunda kalacak. Tüm mal varlığımız bizim olmayacak ve bugün yapabildiğimiz gibi ilden ile seyahat yapamayacağız. Hayatımız kredili sosyal hayat sistemine geçecek ve eğer kredin yoksa sende bir hiçsin denilecek, ekmek dahi alınamayacak. Karbon ayak izi eğer hayatımıza girerse piramidin tepesinin kuklası olacağız ve tepedekilerin her talimatını yerine getirmek zorunda kalacağız. İşte o zaman dünya nüfusu 500 milyon ila 1 milyar arasına inecek ve piramidin tepesindekiler artık bütün isteklerini başarmış olacaklardır.

O yüzden bugün, yarın veya daha sonra karbon ayak izini ilgilendiren iklim değişikliği yüce meclisimize gelirse yüce meclisimiz bu teklifi kabul etmeyecek ve planladıkları ince oyunlarını bozacaktır ve bu hain düzene fırsat vermeyecektir.

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yirmidortsaathaber.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.
timbir - birlik haber ajansi