Arz-ı Mevudcu sapkın zihniyet Türkiye ile savaşacaksa, ne zaman savaşacak? Devletlerin akılları zorlayan faaliyetleri genellikle “derin” yönetim, derin karar mekanizması ya da perde arkası yönetim olarak ifade edilmekte, bu durum bir bakıma yönetenler için de “paratoner” görevi yapmaktadır.   Peki, “derin devlet” kavramı gerçek midir? Evet, devletlerin “derin devlet” yönetimleri vardır! Bunlar kimdir? Nerede barınırlar? Neden gizlidirler ve neden perde gerisinde yönetirler? Aslında dikkatli bakıldığında, derin devlet denilen derin yapılar kendilerini olaylar karşısında deşifre ederler. Bazen bilerek ve isteyerek yaparlar ki hiçbir güç yapılan operasyona itiraz edemesin! İsrail’in Filistin’e yaptığı soykırıma karşı durmak bir yana, desteklerini garanti altına almak gibi.   Örneğin, ABD, İngiltere ve diğerlerinin derin devletini tanımak için o ülkelerin merkez bankalarının sahiplerinin kimler olduklarını, Birleşmiş Milletler’in kurucularını ve NATO’nun kurucularını bilmekle işe başlayabiliriz! Kısaca, “derin devlet” ülkelerin kurucuları olduğunu iddia eden, para ve gücü elinde bulunduranlara bakmak gerekir! Türkiye’nin Derin Devleti Var mıdır? Bu sorunun cevabını siz değerli okurlarımın idrakine bırakarak “Derin NATO” üzerinde duralım. Derin NATO!   NATO, Avrupa Ortak Pazarı-Avrupa Birliği Marshall Planı, CFR’nin (Council on Foreign Relations) güçlendirilmesi, Bilderberg Grubu ve Trilateral Komisyon’un kuruluşlarına bakıldığında, arkasındaki derin güç ve kurucu önder David Rockefeller ile “Tanrılar Kurulu” olduğu görülecektir. Bu örgütlerin tamamı, Siyonist yapıya hizmet etmek için kurulmuş kurumlardır. Bu cümleyi bir yıl önce duymuş olsaydınız, “komplo teorisi” olarak değerlendirilecekti. Ama şimdi Gazze’de yaşananlar karşısında, emperyal güçlerin sergilediği tavır bu acı gerçeği ortaya koymuştur.   Türkiye-NATO İlişkisi   Türkiye-NATO ilişkisine dair tarihi açıklamaları daha önce birkaç defa yazmıştım. Tekrar ifade edeyim: 1990’lı yıllarda Orgeneral Cemal Madanoğlu’nun Cumhuriyet Gazetesi’nde anıları yayımlandı. Madanoğlu, NATO ile Türkiye arasındaki anlaşmaya göre NATO’nun Türkiye’yi Hatay Amik Ovası’nda savunacağını söyledi. Bu iddia, aynı gazetenin muhabiri tarafından dönemin Cumhurbaşkanı Kenan Evren’e soruldu. Evren, “Evet, Madanoğlu’nun iddiaları doğrudur,” dedi! Güya SSCB’den Türkiye’ye bir saldırı olursa NATO, Türkiye’yi koruyacak! Ama yalnızca Hatay’dan sonra… O halde, bizim NATO’da ne işimiz var? Belki de NATO’nun şerrinden Türkiye’yi korumak için üye olmuşuzdur! NATO Türkiye’yi Koruyacak mı? Yoksa Türkiye ile Savaşacak mı? NATO, Türkiye’yi korumayacak! NATO, Türkiye ile savaşacak!   O halde, ne zaman savaşacak? Siyonist Evangelist Arz-ı Mevud sapkın inancına sahip olanlar, ellerinden gelse hemen Türkiye’ye saldıracaklar! Rockefeller, geçen yıl ölmeden önce Gazze’deki soykırımın ardından, “Üç bin yıldır beklediğimiz tarihi fırsat gelmiştir, bunu unutmamak lazımdır,” açıklamasını yapmıştı. Bunların hedefi ve inancı artık tüm çirkinliği, sapkınlığı ve iğrençliği ile ortaya çıkmıştır. Öncelikle NATO’yu kimlerin kurduğuna bakalım: NATO, CFR’nin de kurucusu olan David Rockefeller öncülüğünde, 17 Mart 1948’de Avrupa’yı korumak için kurulmuştur. İlk kurucu devletler ise İngiltere, Fransa, Hollanda, Belçika ve Lüksemburg gibi 5 Batılı ülkedir. Türkiye ile NATO’nun İlişkisi   NATO, Türkiye’nin dostu mudur, düşmanı mı? Durum çok açıktır: NATO, ABD ve müttefiklerinin dünyayı kan gölüne çevirmek için kullandığı bir şer gücüdür.   Öncelikle şunu ifade etmeliyim: Gizli Dünya Devleti’nin ilişkilerini, örgütlenmelerini, faaliyet ve hedeflerini konuşan veya yazan az sayıda kişi, komplocu olarak yaftalanır. Bu önemli konunun üzeri, bu tür etiketlerle örtülmek istenir. Ne yazık ki, birtakım insanlar bu tuzağa düşer ve farkında olmadan bu mihraklara ücretsiz destek sağlar.   NATO’yu anlamak için CFR’yi, AB’yi, CIA’yı, BM’yi ve başta ABD, İngiltere, Almanya gibi ülkelerin merkez bankalarının sahiplerini bilmek gerekmektedir. Bilderberg Grubu’nu, düşünce kuruluşlarını ve uluslararası vakıfları araştırdığınızda, bunların tamamının aynı mihraklarca ve aynı ailelerce kurulduğunu görürsünüz. Bu yapıların çoğunda David Rockefeller’in parmağı vardır.   NATO ve diğerleri, Gizli Dünya Devleti’nin aparatlarıdır. Bu nedenle, İsrail’in pervasızca soykırım yapabilmesi mümkün olmaktadır.   Gazze, Lübnan, Doğu Türkistan, Arakan veya dünyanın başka bir yerinde yaşanan zulüm ve soykırımlara karşı, bu zalimlerden medet ummak ya aptallık ya da gönüllü işbirliği anlamına gelir.   İdrak, ihlas, vatanseverlik ve insan olmanın gereği, bu şer odaklarına karşı tek yumruk olmak ve “İstersen sulh-u salah, hazır ol cenge” düsturu ile hareket etmektir.   Vesselam.